1 Ocak 2008 Salı


Yeni yıl , yeni yıl dedik dedik, herkesin yeni yılını kutlayalım, iyi dileklerimizi birbirime söyleyelim dedik, yiyelim içelim dedik ve bunların yapabildiğimiz kadarı ile yaptık. Yeni yıl bitti… Herkes eski düzenine geri döndü…

Yılbaşı gecesini nerde kimlerle geçirdiniz kimbilir? Ben Kurtalan ‘ da Yasemin& Halit Petek çiftinin evinde misafir idim. Hani yapmaya çalıştığım ama hüsrana uğradığım o pasta yerine gidip pastaneden pasta alarak eli boş gitmedim. Ama mutlaka o pastayı yapıp bloga koyacağım. Yılmadım çalıştım ve bu pastayı yaptım diyeceğim sizlere. Az önce komşu bloglarıma gittim. Kimler neler yapmış.. hele Chaplin cafe (burcu) harika bi şey sergilemiş. Ben yapamam sanırım. Yaparsam da Banu nun yanımda olması gerek.

İşte bizim yılbaşı soframız. 4 kg hindi eti vardı:=) Harika bi tadı vardı etin. Tüm gece Yasemin Hanım bizlere hizmet etti, bizde homili gırtlak yedik. Gece 3 e kadar ağzımın bol kalmadı desem yalan olmaz.

Eminim sizlerinde yılbaşı gecesi bizimkine yakındır, en azından yeme bölümü aynıdır..:) yılbaşı demek yemek ve içmek demek zaten.. sonra da Leyla olmak heheh

Haa bide okey oynayıp Serkan Bey( diğer misafir) ‘den pizza kazandık.. yine kardayım…

Hepinize mutlu haftalar…


9 yorum:

Adsız dedi ki...

Canım merhaba yeni evin hayırlı uğurlu olsun.Yeni bir kapı açıldı bize de,iyi de oldu:)Bir demet papatya getirdim kışın soğuğunda bahar koksun sana,birde koca bir şekerlik,boş kalmasın hiç ,ağzının tadı şeker kıvamında olsun istedim.Yeni yılın kutlu olsun bir kere daha.Mutlu olsun hepimize..Sevgiyle..

Adsız dedi ki...

Hımmmm!....
Güzel bir yıl başı geçirmişsin.
Bizler de senden farklı değildik.
Ailemizle idik senden farklı olarak.
Akriviteler aynı.
Bu arada yeni ein hayırlı olsun diyelim.
Yeni ev ve yeni blog ha?
İyi vallahi.
Tebdil-i mekanda fayda vardır boşuna dememişler.
Belki sana uğur getirir yeni yıl.
Bu senin sayfaya erişmekte zorluk çekiyorum ben ya,hadi hayırlısı diyelim.
İyi yıllar tekrar Esra öğretmen sana.

meleginmarifetleri dedi ki...

vayyy bune böyle esra hanım demek o pasta yerine hazır aldın haa vallahi emek emek yazdım onun tarifini sana ne diyeyimki neyse sen onu iyice bi çalış ben not verecem ona göre hadi öptüm baaay

Adsız dedi ki...

:))))... canımm yawru kuşummm.... mutlu yıllar diledim mi bilmiyorum ama sensiz buruk bir yılbaşı oldu benimki... kendimi fena hazırlamışım sana... keşke sen de olsaydın da kaburga dolmasını birlikte yeseydik... gel de bak dolmama:))) öptümmm

Serap'la turuncu lezzetler dedi ki...

canım benim güzel bir yılbaşı geçirdiğine sevindim bizdede durum farklı değildi:))
pasta konusunda yılmadığına sevindim bu defa çok güzel olacak eminim bende gelip yorum yazacam bekliyorum...
çok öptüm canım

Adsız dedi ki...

selamlar hocam :) gerçekten eğlenceli bir gece oldu... İyi ki toplanmışız.İyi kalori aldık dimi?bu arada balık kaybettiğimi sanmıştım,pizzaya mı döndü balık :)
Neyse borcumuz borç,zaman ve yer söyleyin yeter.Görüşmek üzere...

Adsız dedi ki...

Esracım canım amma abartmışsın yahu :)
Okuyan da pastacı Burcu falan gibi bir pasta yaptım zannedip bir heves benim bloga bakacak :P
Bir gün hazır pandispanya al sen bence sonra onu süsle.Belki fırın sorunludur.Oluyor öyle pandispanya pişirme özürlü fırınlar bazen.
Önemli olan gerisini yapman..gerisi dediğin de bir çeşit muhallebi veya crem ole/puding meyve veya çikolata bir de krem şanti...
Ben senden umutluyum.
Sonuçta istemek başarmanın yarısıdır.
En yakın zamanda senden güzel bir pasta bekliyorum ona göre.
Öpüyorum canımcım...
Şablon da süper olmuş pembiş pembiş içim açıldı :))

hdidem95 dedi ki...

esracıımmmmm güzel bir yılbaşı geçirmişsin ne güzel bizde annemin başındaydık yıkıldım yine ona bu yılbaşıda:)))komşummmm nası gidio hayat görüşemiozda:))öptüm sevgiler

Unknown dedi ki...

İşte bir yıl daha sona erdi. Oysa 2006'dan 2007'ye geçerken ne umut dolu hayallerle süslemiştik yüreğimizi.
Hepimiz daha kaliteli bir hayat yaşamak için kendimize "2007 yol haritası" belirlemiştik. Bu yıl sevdiklerimize daha çok zaman ayıracak, mutlu olduğumuz işleri yapacak, paranın değil sağlık ve huzur dolu bir hayatın önemini daha iyi kavrayacaktık. Olur olmadık şeyleri kafaya takmaktan, en küçük bir olaydan bile stres yaratmaktan vazgeçecek, hakkımızı arayacak ama hak ettiğimizden fazlasını istemeyecektik. İsteklerimizin peşinden koşarken, şükretmeyi de bilecektik.
Koskoca 2006 sona ermişti ve bütün bunları yapamamıştık. Ailemizi, dostlarımızı ve kendimizi ihmal etmiş, günlerimizi asık bir suratla harcamıştık. Olsun, önümüzde daha kutusu açılmamış yepyeni bir yıl vardı. Kim bilir kaçımız 2007 ile birlikte kendine beyaz bir sayfa açmıştı...

Ama olmadı. 2007'nin ilk günleri, yeni alınan bir deftere yazılan ilk harfler gibi geçti. Düzgün ve dikkatlice, acele etmeden, hata yapmamaya özen göstererek. Ama sonra defterin kenarı buruşmaya, yapraklarının yeni kokusu azalmaya başlayınca haylaz bir öğrenci gibi davrandık birçoğumuz. "Nasıl olsa bu yılın da birkaç ayı geçti. En iyisi diğer seneye yapayım bu saydıklarımı" diyerek başladık yine "Önce iş, önce para hem de daha çok para" demeye. Gündelik hayat telaşına o kadar kaptırdık ki kendimizi, kimimiz çocuğunun ilk adımlarını attığı anı kaçırdı, kimi evlilik yıldönümünü şaşırdı. En yakın dostlar bile "Zaman yok, bir türlü arayamıyorum seni de" diyerek ihmal edildi. Anne babaları ziyaret, bu yoğun gündemde nasıl yer edinirdi? Bir deniz kıyısında yürümek, sevdiğine sevgini bir kez daha söylemek fuzuliydi. Elindekinle yetinmeyi bilmek, sahip oldukların için "Çok şükür" demek, küçük düşünmekti. Hep "daha fazlası" için çalışmak gerekirdi. Belki 2010 için farklı planlar yapılabilirdi. Ya da bütün bunlar için emeklilik beklenebilirdi.

Oysa zaman, akıp gidiyor. Sonsuzluk diye bir şey yok bizim kaderimizde. Elimizdeki "yapılacak işler" listesini tamamladıktan sonra kendimize ve sevdiklerimize zaman ayırmayı düşünürken, o listeyi bir türlü bitiremeden vademizin dolduğu gerçeğiyle karşılaşıvereceğiz bir gün. Ama o an, herşey için çok geç olacak.

Ben sana içinde kalan tüm uhdelerin gerçekleştiği,keşkesiz bir yıl diliyorum cannn... Unutma, daha ilk sayfasını açtığımız bu beyaz defter sadece 365 sayfa. Her yeni sayfayı açışımızda, güneşin her doğuşunda yani, "Bu benim son sayfam olabilir" diyerek başlamak lazım yazıya. Belki o zaman her yıl kırış kırış, eğri büğrü yazılarla, karalamalarla dolu olan hayat defterimiz, bu yıl sonunda her bir yaprağa atılmış yıldızlı pekiyilerle süslü olur, ne dersin...

HEP SEVGİYLE KAL... HEP UMUTLA... AŞKLA... VE ŞANSLA...